Halk
arasında bir söz vardır,her zaman iki kere iki dört etmez diye.Türkiye’nin
yönetim şeklinin değiştirilmesinin amaçlandığı anayasa değişikliğinin
oylanacağı referandumda bu söz bir kez daha doğrulanacak.
AKP’nin
iktidara tam olarak sahip olup devletin tüm organlarına hükmettiği 2009
yılından itibaren başkanlık hayali Erdoğan’ın rüyalarını süslemeye başladı.Bu
rüya 2011 seçim sandıklarına gömülü kaldı.
2011-2015
arası hep dillendirildi.2015 genel seçimlerinin ana propaganda malzemesi
oldu.Seçmen açık açık/açık tehdit edildi. “verin 400 vekili bu iş güzellikle çözülsün”
“ya başkanlık ya kaos” sözleri mıh gibi zihinlere çakıldı. Seçmen 7 Haziran 2015’de
bu tehditlere pabuç bırakmadı.Bırakın başkanlık için istenilen 400 vekili
vermeyi AKP’ye tek başına iktidarı vermedi.Halkın yaptığı seçim sonuçları
tanınmadı.Toplumun ilk defa duyduğu “istikşafi” görüşme adı altında toplum
oyalanarak,Ana muhalefet partisi CHP’ye hükümeti kurma görevi dahi verilmeden
erken seçim kararı alındı. Sen misin başkanlık içim istenilen 400 vekili
vermeyen toplum cezalandırılarak “ya başkanlık ya kaos” sözü devreye
sokuldu.Gerisi malum her yer bomba her yer ölüm her çatışma.
1
Kasım seçimlerinde aman kaos olmasında tek AKP iktidarda kalsın diyen seçmen,bu
kez AKP’ye %50 oranında oy vererek yeniden iktidar olmasını sağladı.Sağladı ama
Erdoğan’a başkanlık yolunu yine açmadı.
Hiç
beklenmeyen bir anda,Devlet Bahçeli’nin “Erdoğan yasalara uymuyorsa yasaları
Erdoğan’a uyduralım” sözü sonrası AKP
başkanlık içeren anayasa değişiklik teklifini TBMM’ye taşıdı.AKP ve MHP
milletvekillerinin oyları ile meclisten geçti.Sonrası malum.
İlk
bakışta başkanlık yanlıların hesabı her zamanki gibi iki kere iki dört eder
mantığı evetler çantada keklik görüldü. Öyle ya 1 Kasım seçim sonuçlarına göre
AKP’nin 49.47 MHP’nin 11.90’lık oylarının toplamı %62’lik çoğunluğa denk
geldiğine göre bu iş referandumda kesinlikle evet oylarının açık ara farkı ile
sonuçlanacaktı.
İşte
burada matematikçilerin iki kere iki dört eder sözlerinin yerini,Halkın her
zaman iki kere iki her zaman dört etmez sözünün doğruluğu kendini göstermeye
başladı.Keza siyasette de iki kere ili her zaman dört etmezdi.
MHP
seçmeninin çok büyük bir çoğunluğu referandumda başkanlığa evet demiyor,bu
biliniyor.Fakat esas çatlak AKP seçmeninde.Bu kez,AKP’yi AKP yapan liberal ve
merkez ılımlı sağ seçmen “eeee artık yeter” “bu kadarı da fazla” “daha nereye kadar”
gibi sözlerle Erdoğan’a başkanlık yolunu açan onu padişahtan da öte yetkilerle
donatan anayasa değişikliğine karşı.
Hem
parti içi hem ülke genelinde seçmen nabzını sürekli ölçtüren anketler yaptıran
Recep Erdoğan’ın bu verilerden habersiz olması mümkün değil. Bu durum elbette
AKP ve Erdoğan tarafından fazlasıyla biliniyor. Siz öyle bakmayın başbakan
Binali Yıldırım’ın yüksek perdeden sallayıp %70’ler civarında evet bekliyoruz
demesine. Siz
hiç Erdoğan’ın referandumun olası sonuçları ile rakam açıkladığını duydunuz mu.
Açıklayamaz çünkü durum beklediğinden çok kötü.
Referandum
sonuçlarından emin olmayan,7 Haziran kabusu gibi bir yenilgi tatmak istemeyen
Erdoğan’ın önünde iki yol var. Birinci
yol ülkenin içinde bulunduğu şartlardan sanki yeni haberi oluyormuşçasına
“referandum ülke içinde ayrıştırmayı körükleyebilir” filan diyerek yasayı
süresi içinde onaylamayıp TBMM’ye geri gönderebilir.
İkinci
yol ise, bu yol daha kuvvetli bir ihtimaldir.CHP’nin iptal için anayasa
mahkemesine taşıması halinde, yasa değişikliğini bir emir komuta içinde anayasa mahkemesine
bozdurmasıdır.Bu yol mağdur rolü oynamaya pek yatkın olan Erdoğan’a yeni bir
fırsat yaratacak “işte görüyorsunuz vesayet rejimi devam ediyor milli iradeye
gem vuruyorlar verin dört yüz vekili bu işi çözelim” diyerek erken seçim yolunu
açtıracaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder