1 Şubat 2018 Perşembe

EĞER Kİ CHP'DE HESAP SORULMAZ DEĞİŞİM OLMAZSA..


Eğer ki CHP Doğu’da Güney Doğu’da İç Anadolu’da,Kara Deniz’de Ak Deniz’de yerelde ve genelde yoksa Ege kıyılarına ve Trakya’ya sıkışmışsa.

Eğer ki CHP 16 yıldır iktidarda olan bir partiyi bir milim geriletememişse.
Eğer ki CHP demokrasinin olmazsa olmazı laiklik yıkılıp yerine İslamcı bir yönetim kurulmasını engelleyememişse. Üstelik laik kaleler bir/bir yıkılırken CHP’nin genel başkanı teeeeee Almanya’lardan seslenip “Türkiye’de laiklik tehlikede değil” demişse.

Eğer ki CHP Ülkede Cumhurbaşkanlığına yakışan,Cumhuriyet değerlerine bağlı binlerce aydın insan varken bula/bula yarı bedevi birini Cumhurbaşkanı adayımız diye çıkarıyor itiraz edenlere CHP genel başkanı çıkıp “tıpış tıpış gidip oy vereceksiniz” demişse.

Eğer ki CHP Seçimlerde “Oy verin gitsinler” dediği partinin ülkeyi 15 yıldır soymasına,rejimi değiştirmesine,insanları kamplaştırmasına aldırmadan “tek bizimle beraber koalisyon kurda ne yaparsan yapmış ol” diyerek 32 gün oyalandığını anlamadan AKP’nin kapısında ortak hükümet kurmak için beklemişse.


Eğer ki CHP Ankara Garı önünde 104 kişinin,Suruç’ta 32 kişinin IŞİD katillerin bombalarıyla katledilmesinden sonra “Patlamalar sonrası oylarımızda yükseliş var” diyerek 17 Haziran 1 Kasım seçimleri arası hızla artan terör saldırılarıyla AKP oylarının artırdığını söyleyen bu ölümleri hoşnutlukla karşılayan Ahmet Davutoğlu’un azledilmesi sonrası CHP’nin genel başkanı “Davutoğluna biz hakkımızı helal ediyoruz” demişse.


15 Temmuz çakma darbesine doğru teşhis konamadığı için 25 Temmuz’da saraya çıkılıp 7 Ağustos’ta “Yeni kapıda toplu ruh çağırma” mitingine katılıp aradan sekiz ay geçtikten sonra 15 Temmuz çakma darbesine yeni isim konulup “Kontrollü darbe” deniliyor ülkenin tüm demokratik kazanımlarının yok edilme sürecinin başladığı olağanüstü halin ilan edilme gününü ama nihayet “Sarayın sivil darbesi” olarak çok ama çok gecikmeli bir öngörüsüzlükle tespit ediliyorsa.  

Eğer ki CHP AKP’nin tüm iktidar gücüne rağmen kendi hiç bir hırsızına hiçbir suçlusuna dokundurtmamak adına dokunulmazlıkları kaldırmaya yanaşmayıp referandum öncesi bilhassa Doğu Güney Doğu Anadolu bölgesinde HDP’yi yok etme sindirme amaçlı gündeme getirdiği Milletvekili dokunulmazlığına yine maalesef CHP genel başkanının ifadesine göre “Anayasaya aykırı ama dokunulmazlıkların kaldırılmasına evet diyeceğiz” demişse.

Eğer ki CHP Dokunulmazlıkların kaldırılması sonucu altı milyon oy almış TBMM’nin 3. Büyük partisinin eş başkanları ve milletvekillerinin birer adi suçlu gibi tutuklanıp hapse atılmalarına ses çıkarmamışsa.

Eğer ki CHP dokunulmazlıkları kaldırılmasında oynadığı anahtar rolün sonunda bu gün kendi milletvekili Enis Berberoğlu hapse atılmışsa.

Eğer ki CHP Doğu Güney Doğu bölgelerinde 93 HDP’li DBP’li belediye başkanı hiçbir mahkeme kararına bağlı olmaksızın görevlerinden alınmış yerlerine belediye meclisi içerisinden birini seçmek yerine AKP’ye bağlı Vali’lerin Kaymakam’ların süresiz kayyum olarak atanmasına ses çıkarmamış sonunda kendi sıra kendi Ata Şehir ve Beşiktaş belediyelerine gelmişse.

Eğer ki CHP 16 Nisan referandumunda YSK önceden hazırlanmış “referandumu ya iptale ya kazanmaya” ayarlı,yasa ve uygulamalara aykırı olarak mühürsüz zarfları pusulaları geçerli kabul ederek milletin iradesinin gasp edildiği gece CHP’li belediye başkanlarının görevden alındığında bir saat konuşuluyor YSK’nın irade gaspı karşısında sekiz dakika konuşup soru almadan  eve gidip yatılmışsa.


Eğer ki CHP 16 Nisan gecesi neden gerekli direniş tavrını ortaya koymadı eleştirileri karşısında hiçbir maddi temeli olmayan “Efendim istihbarat aldık sokakta iktidarın sopalı adamları var dı” deyip sopadan korkup o bedeli o gece ödemeyenlerin daha sonra salon ortamında “sizden korkmuruz bir adım geri atan namerttir bedeli neyse öderiz” deyip esip gürlüyorsa.

Eğer ki CHP biraz Enis Berberoğlu’nun hapse atılmasındaki kendi hatasına olan vicdan borcunu ödemek biraz toplumda birikmiş gazı kontrollü olarak tahliye etmek adına da olsa “Adalet yürüyüşü” başlatıp onu milyonlarca kişinin Maltepe’de meydanına gelerek katkı koyduğu miting sonrası eylemi sürekli hale getirip sarayın iktidarını sarsmıyorsa.

CHP’de bir sıkıntı var demektir.
Azaltarak yazmaya çalıştığım onca hatayı CHP örgütüne bir yaptıranlar var.

Biliyorum 36.Kurultay delegelerinin %75 şi il ilçe başkanları Milletvekilleri belediye başkanları belediye meclis üyelerinden oluşuyor.                                                                                                                     36.Kurultayın delegeleri bu kadar çok yapılan hatanın hesabını,Genel başkanı değişterek mi sorar yönetimi değiştirerek sorar ama bu hesap sorulmalıdır.                                                    CHP'de bu hesap sorulmazsa aynı tas aynı hamam devam ederse olan Türkiye’ye olur. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder