7 Haziran 2017 Çarşamba

MÜSLÜMAN KARDEŞLER YANİ İHVANÜ’L MÜSLİMİN

El Kaide’den Boko Haram’a İşid’den El Nusra’ya kadar İslam adına kan döken terör örgütlerinin ardında beraber hareket  eden Suudi Arabistan, dünkü ortağı, Katar’a teröre  destek veren sensin diyerek yatırım uygulamaya başladı.

Hedefteki örgütse tüm İslami terör örgütlenin ilham kaynağı Müslüman Kardeşler yani İhvanü’l Müslimin.

Mısır'da Hüsnü Mübarek'in devrilmesi süreci ve son askeri darbe sonrası şimdide başta Suudi Arabistan olmak üzere Arap ülkelerince Katar'ın izole edilmesine neden gösterilen bizim bizim iç politikamıza yabancı olmayan Rabia işaretinin ilham kaynağı Müslüman Kardeşler örgütü diğer adıyla İhvan örgütü kimdir?
                                                                                                                                    Nasıl nerde kim tarafından kurulmuştur asıl olarak amacı nedir?     
Bir demokrasi savunucusu örgütlenme midir yoksa demokrasiyi bir araç olarak 
kullanıp iktidara gelmeyi amaçlayan, dinci faşist bir örgütlenmemidir?

Bu örgütün amacına bakacak olursak bu fikre hemen ulaşırız.

Örgüt amacını şöyle tarif ediyor. "Kanunların İslam'a uygun yapılması, kamu görevlilerinin yaşantılarının kontrol altında tutulması, alkollü içki satan yerlerin kapatılması, ibadetini aksatanların cezalandırılması, bazı askerî ve idarî memuriyetlere El-Ezher mezunlarının atanması, karma okulların kapatılması, kız ve erkek öğrenciler için ayrı eğitim kurumları açılması, faizin yasaklanması. İslam hükümlerini ve öğretilerini etkin bir biçimde hayata geçirmeyi amaçlayan bir İslam Devleti'ni kurmak üzere çalışmak. Ulusu iç düşmanlara karşı savunmak, İslam'ın gerçek öğretilerini sunmaya çalışmak ve İslam-i fikirleri dünyaya yaymak. İslam öğretilerinin bütününde öngörülen beşeri medeniyet için yeni bir temel oluşturma sürecine etkin ve yapıcı bir katılımı sağlamak üzere kişisel hakları ve ifade özgürlüğünü güvence altına alan İslam Şeriatı'nın hükümlerine uygun bir küresel işbirliğini samimiyetle desteklemek."
İşte bu düşünceler temelinde 1928 yılında bir öğretmen olan Hasan el-Benna tarafından İhvanü'l-Müslimin Yani Müslüman kardeşler adıyla  Mısırın İsmaliye kentinde kuruldu. Mısırlı Profesör Seyit Kutup'un düşünceleriyle ete kemiğe büründü Yoldaki İşaretler kitabı  dünyadaki tüm şeriat düşüncesinde olanların ilham kaynağıdır.

İdeolojisi Pan-İslamizm, Sünni İslamcılıktır.
Amblemi Kuran ve Altında çapraz kılıçtır.

1938 yılından itibaren Mısırda siyasi nitelik kazanmaya başladılar.
Örgütlenme alanları olarak, kendilerine  El-Ezher Üniversitesi, özel camiler, hayır kuruluşları ve vakıflar seçtiler.

Mısırda kurulmasına rağmen, Cezayir, Lübnan, Suriye gibi bir çok Arap ülkesinde yaygın olarak örgütlüdür.

Müslüman kardeşler veya Mursi İktidara seçimle geldi meşrudur lafı hep söyleniyor.O halde bu seçimler bakmakta fayda var.Katılımın alabildiğine düşük seçmenin % 46.42 sinin oy kullandığı seçimlerde İlk turda adayların aldığı oylar şöyle.
Müslüman kardeşlerin Adayı Muhammet  Mursi    : % 24.70
Mübarek'e yakın bağımsız aday Ahmet Şefik         : %23.66
Şeref partisi adayı   Hamdin        Sabbahi                : %22.72
Diğer bağımsız aday Abdulmumin Ebul Futuh        : %17.47, yani Mursi ilk turda seçmenin %25 oyunu dahi net olarak alamamıştır. İkinci tur seçimlerinde yine katılım çok düşük kalmış seçmenin sadece % 51.73 üçü oy kullanmıştır.

İkinci turda Mursi bu kez  %51.73 ile 13.230.000 seçmenin oyunu alırken . Şefik o % 48.27  ile 12.347.000 seçmenin oyunu aldı aradaki fark 833.000.dir.
Halkın yarısının sandığa gitmediği, aradaki bu küçük farkla iktidara gelen Mursi toplumla kaynaşmak dengeli bir anayasa yapmak  yerine kendi hayat tarzını  topluma empoze etme yoluna gitti.

Yukarıda yazdığım siyasi anlayışına uygun olarak, kadınları siyaset yasağı getirmeye çalıştı. Kız çocuklarını 9 yaşında evlenmelerinin önünü açtı, kadınların denize girmesini yasakladı. Ölen eşle cinsel ilişki gibi büyük saçmalığı anayasaya eklemeye çalıştı, vs. Sünniler dışında başka mezheplerin yanı sıra  8-9 milyona yakın Hıristiyan (Kıpti) bir nüfus vardır. Böylesi bir ortamda, topluma Sünni İslam şeriatçılığını  dayamak Mısırı bu günkü duruma getirdi.

Bizdeki AKP iktidarının Mursi'ye arka çıkış nedeni askeri darbe insan hakları demokrasi falan filan değildir. Aynı değirmenin suyu olmalarıdır.İhvanın kuruluş nedenleri ve beslendiği ideoloji AKP'den kalın çizgilerle ayırmak mümkün değil.Türkiye’nin Demokrasi AKP’nin İhvan gibi açık çalışmasına engel teşkil ediyor. Bu nedenle AKP Mısırda olanlar Türkiye'de bizim başımıza  gelirminin derin korkusu var.

Son Mısır örneği bir kez daha göstermiştir ki, dinle demokrasi yan yana olmuyor olamıyor. Çünkü Din yasakları getirirken, Demokrasi özgürlükleri getiriyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder