DİSİPLİNE ÖNCE SAĞLAR SONRA İNCE VE BAYKAL MI VERİLECEK.

Geçenlerde bir dostumla sohbet ederken dedi ki “CHP bir İmparatorluktur.İmparatorlarda tahtını terek etmez”.

Gerçektende CHP bir İmparatorluk.Elinde 5 Büyük Şehir 7 il 162 ilçe olmak üzere 174 belediye başkanlığı,130 Milletvekilliği binlerce belediye meclis üyeliği,babalardan oğullara miras misali İş Bankası ve RTÜK üyelikleri gibi nimetlerin çoğunun eşe dosta dağıtma kudretinde olan güçlü bir imparatorluk.Dahası tüm il ve ilçelerde örgütlü bir güce hükmetmeside ayrı bir gerçek.

CHP İmparatorluğunun başında başında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu gazete gündemlerine bakıp öyle esip gürlediği CHP Meclis gurubunda ferman buyurdu. “Parti içinde kavga edenleri kapının önüne korum” Sanki parti babasının partisi kapıda kendi kapısı,Kimi kimin kapısının önüne koyuyorsun.

Kemal bey bu tehdidi neden kimler için söyledi.

Birincisi Deniz Baykal için.Baykal, “Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olmayacaksa çekilsin" demişti.

İkincisi,Muharrem İnce için. kullandı. “İki yıllık süre dolmayacağı için olağan kurultayın Kasım ayına çekilmesinin mümkün olmadığını” savunan İnce, “yönetimde değişim” istedi. İnce kurultay çağrısını yineledi.  "Hiç uzatmaya gerek yok Mayıs'ta, Haziran'da olağanüstü toplanılır. Korkmalarına gerek yok zaten bu delegelerle sayın genel başkan 960 oyla seçilmişti" ifadelerini kullandı.

Üçüncüsü,Fikri Sağlar için.Sağlar,Kemal Kılıçdaroğlu'nu sert bir dille eleştirdi. Sağlar, "Referandum kampanyasında 'tek adama karşıyız' propagandası yaptı ama kendisi tek adam oldu.Kılıçdaroğlu PM'de herhangi bir karar alınmasına izin vermiyor.Kulağına kim ne fısıldıyorsa kararını ona göre veriyor.Artık fedakarlık bitti. Bütün gemiler yakıldı. Olağanüstü kongre CHP’ye zaman kaybettirir. Onun için bir an önce olağanüstü kurultay yapılmalı” dedi.

Deniz Baykal ve Muharrem İnce’nin yutamayacağı kadar büyük lokma olduğunu bilen Kılıçdaroğlu gözüne Fikri Sağlar’ı kestirdi.Kendine sadakatle bağlı CHP Merkez Karar Yönetim Kurulundan Sağlar’ın yukarıdaki açıklamaları gerekçe gösterilerek “tedbirli olarak kesin ihraç talebi” ile Parti Meclisine yollanması kararlaştırıldı.

Bir günde 40-50 ilin aynı anda kongre matik misali kongresini belirlenen sipariş delegelerle 16 Ocak 2016 günü yapılan CHP’nin 35.olağan kongresinde Kılıçdaroğlu büyük bir çizik yemişti..Kendisini genel başkanlığa öneren 1.100 delegenin dahi oyunu alamadı.Aldığı oy 990 da kalması yetmemiş önerdiği 52 kişilik listenin ancak 29’zu parti meclisine seçilmiş 23 kişi politik tabirle listeyi delik deşik ederek Kılıçdaroğlu’nu topal ördeğe çevirmişlerdi. Sonradan seslerini kesip sindiler o ayrı konu.

 Parti meclisi seçimlerinde 1275 delegeden 1228’zi oy kullanmış1077 0y geçerli sayılırken 155 oy geçersiz kabul edilmiş,Parti meclisinin ilk üçü Selin Sayek Böke 691 oy Erdal Aksünger  603 oy Fikri Sağlar 595 oy seçimleri önde tamamlamışlardı.                                                                          İşte şimdi o gün CHP delegesinin desteğini alarak “partiyi sen yönetenlerden biride sen ol” diyerek verdiği Fikri Sağlar bu gün “CHP de tek adamlık bir yapı var.O adamın kulağına birileri bir şeyler fısıldıyor ve tek adam bizleri dinlemeden kararlar alıyor” dediği için partiden ihraç edilmek isteniyor.Röportajı Akşam gazetesine vermiş olması o işin magazin yönü.

Fikri bey yalan mı.Yalan değil.Recep Tayip Erdoğan’nın Cunhurbaşkanlığı seçiminde önünü açmak için Eklemeddin denilen ucube adayı bize dayatan Kılıçdaroğlu değilmiydi.Ve hala “Eklemeddin İslamoğlu’nun CB adaylığı doğru bir karardı” diyerek ısrarla tek başına aldığı yanlış kararı savunması aklı vicdanı olan CHP’lileri aptal yerine koymaktan başka bir şey olabilir mi.                    “Dokunulmazlıkları kaldırmak anayasaya aykırı ama ben evet diyeceğim” diyen Kılıçdaroğlu değimiydi. Ömrü CHP’ye sövmekle geçmiş Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşleri Adana meydanında CHP’lilere alkışlatan Kılıçdaroğlu değimliydi. Örnek çok.

Kemal bey.Sen devlette çalışan sıradan bir memur iken Fikri Sağlar,Cüneyt Canver ve Ali İhsan Ergin 12 Eylül faşizminin işkencelerini baskılarını teşhir için ömürlerini ortaya koyuyorlardı.

Kılıçdaroğlu içinden çok geçirdiği halde büyük lokma olmalarından dolayı,Deniz Baykal Muharrem İnce  için disiplin işlemini başlatamıyor.Sağlar içinde başlatması da ona yarar getirmeyecektir. Kılıçdaroğlu Sağlar'ı yerse sıranın Baykal ve İnce'ye geleceğinden kimsenin kuşkusu olmasın.                Bu aklı Kılıçdaroğlu’na kim vermiş olabilir bütün oyunların “JOKERİ” Erdoğan Toprak’mı ya da ona benzer biri.Mesela Devlet Bahçeli olabilir mi.                                                                                        Genel başkanlık ayrı liderlik ayrı.Lider olamayan gider.Bu son sizin içinde geçerli Kemal bey.